bir günde tıkılıp kalmış gibiyim.
Kafamda dönüp duran anılar var ama gerçek mi hayâl mi ayırt edemiyorum.
sokakta yürümekten,toplu taşımada yalnız kalmaktan,karşı cinse hayır demekten korkmadan,gönlümüzce kıyafet giyeceğimiz,ulu orta kahkaha atabileceğimiz,mal olarak değil de can olarak değer göreceğimiz bir dünyada şiddetin,istismarın,tacizin ve tecavüzün kurbanı olmadan yaşayabilelim isterdim.
Elbette yorulacaksınız. Benim sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman bile durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir.
Sizler, yani yeni Türkiye’nin genç evlâtları, yorulsanız bile beni takip edeceksiniz.
Mustafa Kemal Atatürk
Kaçmışsın, gitmişsin burdan çünkü çok bıkmışsın bizden, ikimizden..
“Mükemmeliyete değil kusurların güzelliğine inanan biriyim. Dağınık saçlara, asimetrik yüzlere, özensiz kıyafetlere, morluklara, kesiklere, çiziklere ve parça bütün ilişkisi olmayan her şeye. İnsanı özel kılan, diğerlerinden ayıran ve şahsa münhasır olan her kusura aşığım.”